Soner Yalçın'ın yazısından
Türklere basketbolu öğreten adam: Ahmet Robenson
MEHMET Okur’un Amerika’da NBA All-Star’a seçilen ilk Türk basketbolcusu olması Türkiye’yi sevince boğdu.
Türk basketbolunun gelişim sürecine baktığınızda, Mehmet Okur’un başarısının daha çok farkına varıyorsunuz.
Bilindiği gibi, basketbol Amerikan sporu olarak doğdu. Osmanlı’ya 1904’te geldi. Getirenler Amerikalılardı.
İlk maç İstanbul Robert Koleji’nde Amerikalı öğretmenlerin kendi aralarındaki maçla gerçekleşti.
Ancak, basketbol sadece Robert Koleji sınırları dahilinde kaldı. Türkler genelde ilgisizdi. Biri hariç...
Ahmet Robenson (1886-1968), Mektebi Sultani’de (Galatasaray Lisesi) beden eğitimi öğretmeniydi.
Hindistan’da görev yaptığı dönemde Müslümanlığı kabul eden İngiliz subayı Spencer Robenson’un oğluydu. Ailesi Osmanlı’ya sığınmıştı.
Ahmet Robenson, 1911 yılında bir Amerikan dergisinde fotoğrafını gördüğü basketbolu öğrencilerine oynatmaya karar verdi. Spor salonunun duvarlarına iki káğıt sepet astırdı. Öğrencilerini onar kişilik iki gruba ayırdı.
Amerikan dergisi, basketbolun kurallarını yazmadığı için, okuldaki ilk maç kuralsız oynandı. Maç 8-3 sürerken yarıda kaldı. Çünkü oyuncuların çoğu yaralanmıştı!
Ahmet Robenson, kuralları öğrenmek için Robert Koleji’ne başvurdu.
1919’da Fenerbahçeliler basketbolla "kurumsal" olarak ilgilenmeye başladılar. Amerika’dan basketbol hocası getirdiler.
Yaz aylarında kulübün Kurbağalıdere kenarındaki tenis kortu üzerinde kurulan açık hava sahasında başlayan çalışmalar kışın gelmesiyle son buldu.
Türkiye’ye gerçek anlamda basketbolun gelişi 1920’lerde Amerikan Genç Hıristiyanlar Birliği’nin İstanbul’da şube açmasıyla gerçekleşti.
Spor misyoneri olan bu örgüt, Beyoğlu’ndaki Amerikan Büyükelçiliği’nin yanındaki sahada, Türk gençlerine basketbol oynamayı öğretti.
4 Nisan 1921’de Dar-ül Muallimin-i Aliye Mektebi’nin (bugünkü Cağaloğlu Meslek Lisesi) bahçesinde, misyonerlerle Türkler arasında ilk gerçek ve ciddi basketbol maçı oynandı.
18-14 skorla Amerikalı spor misyonerlerine yenilen Türklerin takım kaptanı Ahmet Robenson’du...
Bir not eklemeliyim:
Ahmet Robenson aynı zamanda, Osmanlı’da paramiliter görevi yürüten izciliğin kurucudur. Oluşturduğu keşşaf (izci) teşkilatı, gönüllü olarak katıldığı Çanakkale Savaşı’nda 41 şehit verdi.
Ahmet Robenson’un bir ağabeyi Abdurrahman Robenson, 1915’te Kafkas Cephesi’nde şehit düştü.
Bir yıl sonra ise diğer ağabeyi Yakup Robenson, Bağdat’ta çarpışırken şehit oldu.
İki kardeş Robensonlar’ın, İngilizlerle çarpışırken şehit olması kader mi, yazgı mı bilinmez.
İlginçtir; Ahmet Robenson hangi koşulların zorlamasıyla bilinmez, uğruna ailesini kaybettiği, savaştığı toprakları terk edip ABD’ye göç etti!..
Türklere basketbolu öğreten Ahmet Robenson, ABD’deki mezarında, NBA’deki Türk basketbolcular; Mehmet Okur, Hidayet Türkoğlu, Ersan İlyasova’yla gurur duyup huzurla uyuyordur...